BM İklim Konferansı COP29 Azerbaycan Bakü’de çalışmalarını sürdürüyor…
Bu yılki BM İklim Konferansı (COP29), 11-22 Kasım 2024 tarihleri arasında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenmektedir. COP29, Küresel sıcaklıkların rekor seviyelere ulaştığı ve dünya çapında insanların aşırı hava olaylarından etkilendiği bir dönemde, zamanımızın tanımlayıcı sorununa somut çözümler arayan hükümet, iş dünyası ve sivil toplum liderlerini bir araya getirecektir.
COP29’un temel odak noktalarından biri finans olacak çünkü ülkelerin sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltmaları ve iklim değişikliğinin kötüleşen etkilerinden hayatları ve geçim kaynaklarını korumaları için trilyonlarca dolara ihtiyaç duyuluyor.
11-22 Kasım 2024 tarihleri arasında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenecek konferans, ülkelerin Paris Anlaşması kapsamında 2025 yılı başlarında sunulması gereken güncellenmiş ulusal iklim eylem planlarını sunmaları açısından da önemli bir an olacaktır.
COP29: Yeni bir iklim finansmanı anlaşması için ‘en başından itibaren’ baskı
Foto: BM İklim Değişikliği/Kiara Worth-BM İklim Değişikliği Yürütme Sekreteri Simon Stiell, COP29’un açılışında Azerbaycan, Bakü’de konuşma yapıyor. Arkasında, bu Temmuz ayında memleketi Carriacou, Grenada’yı vuran Beryl Kasırgası’nın yol açtığı yıkımın bir görüntüsü. var.
BM İklim Konferansı Yöneticisi Simon Stiell, Bakü’de düzenlenen COP29’da müzakerecilere 11 Kasım 2024 tarihinde yaptığı açıklamada, küresel sıcaklık rekorları ve aşırı hava olaylarıyla geçen bir yılın ardından, iddialı bir yeni iklim finansmanı hedefi belirlemenin, en zengin ve en güçlü ülkeler de dahil olmak üzere tüm ülkelerin refahı için hayati önem taşıdığını söyledi.
Simon Stiell, 11 Kasım Pazartesi günü yaptığı açıklamada, “İklim finansmanının bir hayır kurumu olduğu fikrini bir kenara bırakalım; kontrolden çıkan iklim değişikliği “dünyadaki her bireyi bir şekilde etkiliyor” dedi.
Onun güçlü eylem çağrısı, bugün itibarıyla başlayıp 22 Kasım 2024 Cuma gününe kadar Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleşecek olan BM iklim görüşmelerinin son turunun başlangıcı oldu.
Resmen BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC ) 29. Taraflar Konferansı olan COP29’da ülkeler, 2009’da belirlenen ve yıl sonunda sona erecek olan 100 milyar dolarlık taahhüdün yerine geçecek yeni bir yıllık iklim finansmanı hedefi belirlemeye çalışacak. Birçok kişi, bu miktarın hızla artan hava ve deniz sıcaklıklarıyla başa çıkmak için gereken miktarın çok altında olduğunu söylüyor.
Sayın Stiell, UNFCCC sürecinin “yaygın iklim krizini ele alabileceğimiz ve bu konuda harekete geçmek için birbirimizi güvenilir bir şekilde sorumlu tutabileceğimiz tek yer olduğunu” vurguladı. Ve bu sürecin işe yaradığını biliyoruz. Çünkü bu olmadan insanlık beş derecelik küresel ısınmaya doğru gidiyor olurdu.
‘Hiçbir ülke bağışık değil’
İklim finansmanı konusunda yeni bir anlaşmanın neden bu kadar kritik olduğunu çarpıcı örneklerle anlatan Trump, dünyadaki ülkelerin en azından üçte ikisinin emisyonlarını hızla azaltmayı göze alamaması durumunda her ülkenin korkunç bir bedel ödeyeceğini söyledi.
Ayrıca, Panama Kanalı’ndaki su seviyelerinin düşmesinin nakliye hacimlerini önemli ölçüde etkilemesi gibi iklim şoklarına bağlı artan maliyetler karşısında ülkeler tedarik zincirlerini güçlendiremezlerse tüm dünya ekonomisi çökebilir.
“Herkes kadar ben de tek bir COP’un her ülkenin ihtiyaç duyduğu tam dönüşümü sağlayamaması konusunda hayal kırıklığına uğradım… [ancak] Tarafların bu karmaşadan çıkış yolu konusunda anlaşmaları gereken yer burası. Bu yüzden burada, Bakü’de yeni bir küresel iklim finansmanı hedefi üzerinde anlaşmalıyız” ifadesinde bulundu.
UNFCCC’nin Yürütme Sekreteri olan Sayın Stiell, memleketi Carriacou’nun geçtiğimiz temmuz ayında Beryl Kasırgası tarafından neredeyse yerle bir edildiği Grenada’dan geliyor.
Yıkımın görüntülerinin yer aldığı bir fonda konuşan Sayın Stiell, COP29 delegelerine, iklim değişikliğinin kurbanı olan ancak “tekrar tekrar ayağa kalkan” 85 yaşındaki Florence adlı bir kadın ve dünya çapında milyonlarca başka insan gibi komşularından ilham aldığını söyledi.
‘Bir hedef’ten daha fazlası
“Ancak her ülkede hayatları ve geçim kaynaklarını altüst etmeye devam edemeyiz. Bu yüzden bunu gerçek kılalım” dedi ve delegelere bir dizi basit soru yöneltti: İşyerleri ve enerji faturalarının daha da artmasını mı istiyorlardı; ülkelerinin ekonomik olarak rekabet edemez hale gelmesini mi? Daha da fazla küresel istikrarsızlık mı istiyorlardı, iklim değişikliğinin değerli hayatlara mal olması mı?
Bu sorulardan herhangi birine cevabınız “hayır” ise, o zaman yeni bir iklim finansmanı anlaşması yapmak daha da önemli hale geliyor.
Bu amaçla, ülkelerin iklim etkilerini etkili bir şekilde ele alabilmeleri için gerekli olduğuna inandığı küresel finans sisteminde güçlü reformlar yapılması çağrısında bulundu.
Sayın Simon Stiell, konuşmasını COP29’un tarihi önemini hatırlatarak sonlandırdı.
“Bakü’den önemli bir sonuç elde etmeden ayrılamayız” diyen Simon Stiell, delegeleri “ayağa kalkıp mücadeleyi sürdürmeye” çağırdı.
Her milleti, küresel iş birliğinin “sönümlenmek yerine hemen yükseldiğini” göstermeye çağırdı.
Kaynak: BM Haberleri, Bakü-Azerbaycan, 11 Kasım 2024
