
Dünya diplomasisi Antalya’da buluştu… Erdoğan’dan dünyaya çağrı…
Erdoğan’dan dünyaya çağrı: Diyalog, ortak akıl küresel vicdan
Antalya’da Diplomasi Forumu’nun açılışını 11 Nisan 2025 tarihinde yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AB, İsrail, Suriye, ABD ve Rusya’yla ilişkiler, küresel ekonomi gibi konularda çarpıcı mesajlar verirken “Çatışmaların yerine diyaloğu, kutuplaşmanın yerine ortak aklı ve küresel vicdanı tercih ettiğimizi bir kez daha ilan ediyoruz” dedi.
Dünyanın gözünün çevrildiği Antalya’da Diplomasi Forumu’nun açılış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, özetle şunları söyledi: “Dünyada dış politika ve uluslararası ilişkiler alanında önde gelen etkinlikler arasında yerini alan foruma özellikle yoğun ilgiden memnuniyet duyuyoruz. Bugün burada çatışmaların yerine diyaloğu, kutuplaşmanın yerine ortak aklı, güç yarışının yerine küresel vicdanı tercih ettiğimizi hep birlikte dünyaya bir kez daha ilan ediyoruz. Antalya’dan tüm dünyaya verdiğimiz bu barış ve dostluk mesajları Antalya Diplomasi Forumu’nu muadillerine göre farklı bir yerde konumlandırıyor.
Dünya Beşten Büyüktü
Terör, açlık, yoksulluk, ırkçılık, İslam düşmanlığı, göçmen karşıtlığı ve iklim krizi gibi tüm insanlığı ilgilendiren sorunlarla uğraştığımız bir dönemde, uluslararası toplumun daha adil, daha vicdanlı politikalar geliştirmede maalesef yetersiz kaldığına şahit oluyoruz. Bu eksikliği başta bölgemizde yaşanan çatışmalar ve gerilimler olmak üzere çok geniş bir alanda her gün hissediyoruz. Diplomasinin insani, girişimci ve geleceğe yönelik plan yapabilme kabiliyetini daha fazla öne çıkarmamız gerektiği anlaşılıyor. Dünya beşten büyüktür! Çünkü insanlık beşten büyüktür.
Bu Coğrafyanın Sahipleriyiz
Biz sorunların uzağında, konforlu bir coğrafyada yer alan bir ülke değiliz. Stratejik önemi yüksek olduğu kadar krizlere gebe bir ülkede bulunuyoruz. Bu tarih boyunca da hep böyleydi. Bugün de uluslararası siyasetin gündemini domine eden birçok sorun, savaş, kriz ve gerilim yine bizim yakın çevremizde cereyan ediyor. Şunu da iftiharla söylemek durumundayım. Biz bu coğrafyanın sadece sakinleri değiliz, aynı zamanda sahipleriyiz. Bin yıldır buradayız, bu topraklardayız. İnşallah daha nice asırlar boyunca yine burada olacağız. Biz artık çatışmanın değil, uzlaşmanın; ayrışmanın değil, ittifakın; kan, gözyaşı, acı ve gerilimin değil, refahın ve istikrarın egemen olduğu bir bölge görmek, böyle bir dünyada yaşamak, evlatlarımıza böyle bir dünya bırakmak istiyoruz.
Avrupa’nın Güvenliği
Avrupa-Atlantik güvenliğinin temeli olan NATO, Türk dış politikasının ve ülkemizin güvenliğinin yapı taşlarından biridir. NATO’nun geleceği ve Avrupa güvenlik mimarisine dair tartışmaların gündemde olduğu bu günlerde, Türkiye olmadan Avrupa güvenliğinin düşünülemeyeceği bir kez daha ortaya çıkmıştır. NATO’nun en büyük ikinci kara ordusuna komuta eden Türkiye, özellikle son yıllarda büyük atılım yaptığı savunma sanayisiyle Avrupa güvenliği için gelecekte de sorumluluk almaya hazırdır.”
Suriye Uyarıları
İsrail Suriye’de etnik ve dini aidiyetleri kaşıyarak, ülkedeki azınlıkları hükümete karşı kışkırtarak 8 Aralık 2024 devrimini dinamitlemeye çalışıyor. 8 Aralık devrimiyle sadece Suriye’de değil, tüm bölgemizde kalıcı istikrarın tesisine yönelik yakalanan fırsatın heba edilmesine izin veremeyiz. Toplam 911 kilometre uzunluğunda sınıra sahip olduğumuz komşumuz Suriye’nin toprak bütünlüğünü, istikrarını ve güvenliğini kendimizden ayrı görmediğimizi burada özellikle dile getirmek istiyorum. Suriye halkı acıya, zulme ve savaşa doymuştur. Suriyeli kardeşlerimize bunları tekrar yaşatma niyeti olanlar, hesaplarını buna göre yapmalıdır. Soğukkanlılığımızı, sabrımızı, meseleleri diyalog yoluyla çözme tavrımızı kimse yanlış anlamamalı, yanlış yorumlamamalı. Sükûnetimiz birilerini çok hatalı heveslere sürüklememelidir.
Trump ve Putin’le Yakın Diyalog
Suriye’nin toprak bütünlüğü ve istikrarının muhafazası noktasında Sayın Trump ve Sayın Putin başta olmak üzere bölgede nüfuz sahibi tüm aktörlerle anlayış birliği içindeyiz, çok yakın diyalog halindeyiz. Gerek bu anlayış birliği gerek ülkemizin güvenlik planlamaları gerekse Suriye hükümetiyle aramızdaki mutabakatlar çerçevesinde gerekli bütün adımları atmayı kararlılıkla sürdüreceğiz.
İsrail Terör Devleti
Küresel vicdanı ve adaleti en fazla yaralayan meselelerin başında malumunuz Filistin’deki, özellikle de Gazze’deki zulüm geliyor. İsrail bir buçuk senedir en temel insan haklarını hiçe sayarak, uluslararası hukuku ayaklar altına alarak Filistin halkına karşı apaçık bir soykırım uyguluyor. İsrail’in katliamlarına sessiz kalmak bu suça ortak olmaktır. Bakınız daha birkaç gün önce Han Yunus şehrinde gazetecilerin kaldığı bir çadır İsrail kuvvetleri tarafından bombalandı. Bu saldırıda üç gazeteci hayatını kaybetti. Şehit edilenlerin de biri Ahmet Mansur adında bir gazeteciydi. Saldırının ardından çadırın içinde diri diri yanan Ahmet Mansur’un görüntüleri bir yandan hepimizi dehşete düşürürken, diğer taraftan İsrail’in işlediği savaş ve insanlık suçlarını da bir kez daha gözler önüne serdi. Sadece bu sabah Han Yunus’ta aynı aileden 7’si çocuk 10 kişi şehit oldu. Şimdi bunun adı barbarlık değilse nedir? Ambulansın içinde yaralılara yardıma giden sağlık personelini infaz etmek haydutluk değilse nedir? Elimizi vicdanımıza koyalım ve şu soruyu lütfen kendimize soralım. ‘Savaşta dahi olsa meşru bir devlet böyle hareket eder mi?’ Bunun adı devlet terörü değil midir? Onun için İsrail terör devletidir.
- Trump Dönemi: ABD’yle İlişkilerimiz Serpilecek
Müttefikimiz ve stratejik ortağımız Amerika Birleşik Devletleri ile 100 milyar dolarlık ticaret hedefimize büyük önem veriyoruz. Başkan Trump’ın ikinci döneminde kendisiyle olan yakın dostluğumuzun da katkısıyla Amerika’yla ilişkilerimizin her alanda serpileceğine inanıyorum. Gümrük tarifeleri üzerinden kızışan ticari rekabetin yıkıcı hale gelmemesi için elimizden geleni yapmaktayız. Şoklara karşı dirençli ekonomisiyle Türkiye bu süreci sadece sorunsuz atlatmakla kalmayacak, yeni dönemin kazananlarından da biri olacaktır.
AB’ye: Türkiye Bir An Önce Sandalyesine Kavuşmalı
Avrupa Birliği tam üyeliği halen ülkemizin stratejik hedefidir. Ancak kimi zaman korkulardan, kimi zaman ön yargılardan, kimi zaman da Birliği içeriden esir almış aktörlerden dolayı Avrupa Birliği, üyelik sürecimizin ilerletilmesi hususunda gereken iradeyi sergileyemiyor. Daha doğru bir ifadeyle, bugün kimi Avrupa ülkeleri, bundan üç çeyrek asır önce Avrupa Birliği’ne hayat veren ufku, cesareti ve stratejik bakış açısını maalesef ortaya koyamıyor. Diyoruz ki, eğer Avrupa Birliği mevcut sınamaların üstesinden gelmek, yeniden yapılanan küresel sistemde hak ettiği şekilde temsil edilmek istiyorsa, buna göre davranmalı, bagajlarından kurtulmalı ve Türkiye tam üye olarak birlikteki sandalyesine bir an önce kavuşmalıdır. Biz üyelik sürecimizi ilerletme noktasında hazırız ve kararlıyız. Avrupa Birliği’nden de somut adımlar atmasını bekliyoruz.
Liderlerle Görüşme Trafiği
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Antalya’da Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatovic, Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani-Sadriu, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman El Sani ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani’yle görüşme yaptı.
Suriye’de Refah Ve İstikrar Yılları Olacak
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Antalya Diplomasi Forumu kapsamında Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’ndan, yapılan açıklamaya göre görüşmede, Türkiye-Suriye ikili ilişkileri ile bölgesel ve küresel konular ele alındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Türkiye’nin Suriye’de yeniden kaos yaşanmasını isteyenlere fırsat verilmemesini memnuniyetle karşıladığını, gelecek yılların Suriye’de istikrarın, refahın ve huzurun yılları olacağını ifade etti. Türkiye’nin, Suriye’ye yönelik uluslararası yaptırımların kaldırılması için diplomatik çabalarını sürdüreceğini dile getiren Erdoğan, Suriye ile ticari ve ekonomik alanda işbirliğini canlandırmak için gayretlerin artırılması gerektiğini, diğer alanlarda da atılacak adımların değerlendirilebileceğini kaydetti.
Antalya’ya Lider Siyasetçi ve Diplomat Akını
Antalya’da ‘Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek’ temasıyla bu yıl 4’üncüsü düzenlenen ‘Antalya Diplomasi Forumu (ADF) 2025’, Belek turizm bölgesindeki NEST Kongre Merkezi’nde başladı. 20’yi aşkın devlet ve hükümet başkanı, 50’den fazlası dışişleri bakanı olmak üzere 70’i aşkın bakan, yaklaşık 60 üst düzey uluslararası kuruluş temsilcisinin yanı sıra aralarında öğrencilerin de bulunduğu 4 bini aşkın kişinin katıldığı ADF-2025’te uluslararası birçok sorun ele alınacak.
Yılmaz: Krizleri Avrupa’yla Birlikte Çözebiliriz
Antalya’da diplomasi dünyasının buluştuğu forum kapsamında düzenlenen ‘DF-2025 Liderler Paneli’nde NATO PA Türk Delegasyonu Başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun moderatörlüğünde, ‘Çok Kutupluluk Çağında Ortaklık Arayışı’ konulu oturum gerçekleştirildi. Oturumda, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatovic, Moldova Başbakanı Dorin Recean, Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze, Bulgaristan Başbakanı Rosen Jelyazkov, eski Hırvatistan Cumhurbaşkanı Kolinda Grabar Kitarovic konuştu.
Belirsizlik Dönemi
Panelde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, küresel ve bölgesel düzeyde belirsizlik, öngörülemezlik, krizler ve çatışmalarla dolu bir zamandan geçildiğine dikkat çekti. Yılmaz, bu zorluklara karşı yeni bir bakış açısıyla diplomasiye yaklaşılması gerektiğine işaret etti. Cevdet Yılmaz özetle şunları söyledi: “Avrupa hem güvenlik meseleleri hem de ekonomik sorunları yaşıyor ve şuna da inanıyoruz ki Türkiye ve Avrupa bu sorunları daha fazla konuşmayla daha fazla pozitif, olumlu gündemle beraber çözebilir, üstesinden gelebilir. Kısa ve uzun dönem için politikalar aynı zamanda formüle edilmelidir.
İlginç Bir Yerdeyiz
Türkiye gerçekten de bu yeni zorluklar için çok da iyi konumlanmış bir ülke. Bazı ülkeler belki belirsizlikler karşısında, bu zorlukları yönetmede yeni olabilir ama bizim tabii ki bu konulara bağışıklığımız oldukça yüksek. Tabii ki dünyanın çok ilginç bir yerinde bulunuyoruz. Üç kıtanın merkezinde, ortasında, kesişimindeyiz. Avrupa’yı, Afrika’yı, Asya’yı anlayabilme özelliğimiz bizim önde gelen, liderlik eden ülkelerden biri olmamız şansını da tanıyor.”
Notlar
Forumun Ağır Konukları
Küresel ve bölgesel gerilimlerin, kutuplaşmaların ve belirsizliklerin arttığı bir dönemde Antalya, önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor.
Şara Eşiyle Geldi
Bölgede son dönem yaşanan gelişmeler nedeniyle gözlerin çevrildiği önemli isimlerden Suriye’nin yeni Cumhurbaşkanı Ahmed Şara Antalya’ya eşi Latife El Durubi ile birlikte geldi. Şara, forum kapsamında çok sayıda görüşme de yaptı.
Lavrov da Geliyor
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un da foruma 12 Nisan 2025’te katılması bekleniyor. Diyalog, arabuluculuk, kapsayıcılık, istikrar, barış ve işbirliği kavramları öne çıkarken, “acil diplomasi” nin önemine işaret edilen Forum’un bu yılki konukları arasında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatoviç, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Neçirvan Barzani ve Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan gibi isimler yer aldı.
Yoğun Güvenlik Önlemi
Afrika’dan Asya’ya, Balkanlar’dan Ortadoğu’ya kadar çok sayıda ülkeden 20’yi aşkın devlet ve hükümet başkanı, 50’den fazlası dışişleri bakanı olmak üzere 70’i aşkın bakan, yaklaşık 60 üst düzey uluslararası kuruluş temsilcisinin yanı sıra aralarında öğrencilerin de bulunduğu 4 bini aşkın konuğun katıldığı forumun düzenlendiği NEST Kongre ve Fuar Merkezi’nin çevresinde de yoğun güvenlik önlemleri alındı. Diplomasi Forumu’nda uluslararası siyasetin yanı sıra ekonomi, enerji, ticari ilişkiler ile savunma sanayisi işbirlikleri de görüşüldü. Avrupa güvenlik mimarisi, Ukrayna savaşı, Ortadoğu’daki savaşın etkileri, Balkanlar, Kafkaslar gibi kriz potansiyeli yüksek bölgelerdeki gelişmelere ilişkin panel ve oturumlar düzenlendi.
Kaynak: Selçuk Böke, Hürriyet, 12 Nisan 2025